12 Ağustos 2010 Perşembe

ilk yazı

Sevgili Günlük;

her sabahki gibi sabah uyanmamak için bi sürü direnmeme rağmen telefonuma adapte edilmiş alarmın dirilililililili dirlilililiilililili die ötmesinden mütevellit uyandım..
suratımı yıkamadan direk tuvalete gittim..amacım yarım kalam uykumu orda da bi nebze olsun sürdürmekti..
ama dostlar orda öyle bir koku var ki insanın uykusu bile kaçıyor..

sonra bi insanın sabah kalktığında yapmaktan en nefret ettiği şeyi yaptım..suratımı yıkadım..
evden canhıraş bir şekilde mi çıktım..hayır..sanki dükkan babamınmış gibi rahat rahat geniş geniş metroya doğru yürüdüm..
solcu bakkalımıza zafer işareti yaptım o da bana ülkücü işareti ile karşılık verdi..eğer kartaltepe metro durağına aşşağıdan geliyorsanız bilmeniz gereken bi şey var..
bol bol spor yapın..böyle menem bir bayırı sabah daha karga bokunu yemeden çıkmanın acısını yaşamak lazım anlamak için..
neyse bayırın sonunda kocatepe tarafından gelen az da olsa yüzüne bakmağa doyamayacağın cillop gibi hatunları görünce dertleri sıkıntıları bir nebze olsun attım...

metro girişinde her zamanki gibi üzümlü kek abiiiii die bağıran amcanın sesi yankılandı..
iplemeden herzamanki gibi içeri daldım merdivenleri dörder sekizer inmeden hemen önce akbilimle turnikeden geçtim.. (kaçak binecek değiliz ya)

merdivenler bitmiş araç daha gelmemişti..ben her zamanki gibi biraz ilerleyip heç kimsenin istop (ulan bunun adı stop neden istop demiş bizim salak abilerimiz ablalarımız hiç anlamadım..ilk diyenin sanırım sıtop demeye dili dönmedi) etmediği çelik buz gibi direğe yaslandım..

merdivenlerden bi kız indi cillop gibiydi aaa dedim staj yaptığım belediye binasında o da stajyer olan fatoş kod adlı melek..
(biraz kilolandığını farkedince melek olmadığını anladım..melekler kilo alırmı lem)

tabi o beni tanımadı görmedi aslında..
olsun ben onu gördüm ya metro geldi aynı vagona bindik.. (tabe ben şahsiyetsizce arkasından koşarak onun olduğu vagona bindim..
hatta bi kaç vatandaşıda ezmişliğim var..)

neyse bu orda da görmedi beni..aksaray'a geldik indi bende indim..
baktım alt geçide doğru gidiyor ulan şimdi kim bunu takip edecek şurdan hooop karşıya geçerim (vatan caddesindeki otobandan bahsediyorum tehlikeli bişey evde denemeyin sakın) geçtim hızlı adımlarla gittim eminönü otobüsüne bindim..

bi baktım bu da peşimden bindi araca..ulan dedim sanırım beni takip ediyor..orda da görmedi beni..
karaköyde inerken kasap önündeki kedi gibi baktım otobüsün penceresinde..
hiç oralı olmadı..
yine görmedi beni..
indi gitti kalabalık arasında kayboldu..

o günden sonra bende onu görmedim..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder