17 Eylül 2011 Cumartesi

Süleyman Kıldır

Lisedeyim.. En herşeyi bildiğimizi sandığımız yıllar.. Böyle başımızda kavak yelleri falan esiyor.. Dünya desen sikimizde değil.. Enseye tokat göte parmak yaşıyoruz böyle..

Sınıf desen nerde piç nerde yavşak nerde öküz nerde sığır varsa toplanmış bir ahırdan farksız.. Ama delikanlı çocuklar kavga gürültü olsa gözlerini kırpmazlar falan o derece.. Okulun altını üstüne getiriyoruz.. Yanımda Saadettin diye bir arkadaş oturuyor piçlik fırlamalık gırla.. Ağzı laf yapan bi sürü de arkadaş mevcut..

Sınıf öğretmenimiz kimyacı Hatice Sargüney.. Bi gün derste Saadettin kalktı dedi hocam bu ülkede demokrasi var herkes belediye başkanını başbakanını kendi seçiyor biz neden sınıf öğretmenimizi seçmiyoruz.. Hocanın kafasına yatar gibi oldu.. İyi dedi madem ufak kağıtlara istediğiniz hocanın adını yazın eğer uygun görürsem belki yer değiştirebilirim onunla..

Sınıf mevcudu 36.. 3 kişi müdürün ismini yazmış, 8-10 kişi hocam sizden memnunuz yazmış, kalanlardan başka başka isimler falan.. Peki biz piç 8 kişi ne yazdı dersiniz? Hademe Süleyman Kıldır.. Bir tane yavşakta Sülo Kılçık yazmış.. Hoca açıyor kağıtları birer birer böyle suratının rengi bukalemun gibi renkten renge giriyor.. Ayırdı bizim yazdıklarımızı sonra da ağlayarak sınıfı terketti.. Bizde tarifi imkansız bi gurur var tabi.. İki ders sonra müdür geldi.. Çocuklar dedi kağıt kalem çıkarın dediklerimi yazın.. Hiç farkında değiliz malak gibi ne derse yazıyoruz.. Tamam dedi isimlerimizi yazdırdı hiç birşey demeden çekti gitti.. İki ders sonra elinde kağıtlar yine geldi.. Böyle gözümüze gözümüze sokarak dedi hocanıza yaptığınız terbiyesizliği gelin kabullenin yoksa yazı karakterlerinizden tespit ettirip büyük bir ceza almanızı sağlarım.. Denyo gibi gittik müdürün odasına.. Herkes dedi kağıtlarını bulsun arkasına isimlerini yazsın.. Şimdilik affedicem ama ilerde bu isimlerden biri karşıma gelirse bu konuyu tekrar açıcam.. Bizim göt terden sırılsıklam olmuş; aman hocam bokunuzu yiyim pedere bişey demeyinde olmazsa teker teker verelim size haleti ruhiyesindeyiz.. Herkes kağıtlarını buldu.. Bi tek Ersan bulamıyor kağıdını.. Hocam dedi benim kağıdım yok.. Oğlum eminmisin.. Evet hocam valla yok bende yazmıştım.. Bak bakalım sağa sola aşşağı düşmüş olmasın.. Ersan domaldı yerde köpek gibi kağıt arıyor.. Biz öyle sanıyoruz tabi.. Meğer piç müdür sağa bakarken kağıdı yere atmış eğilincede aldı cebine koydu.. Sonra da yeminler içip hocam valla billa yok dedi.. Onun da adını not aldı hoca ama Ersan delili çoktan ortadan kaldırmıştı..

O gün acaip dersler öğrendik.. Demokrasiyi, bir müdürün ne kadar göt olabileceğini, bir öğrencinin her zaman daha zeki olduğunu falan.. O günden sonra hoca bize öyle pis pis baktı ki yani ben şahsen gözünden ateş falan çıkarır diye çok bekledim.. Kadın bide kimyager ulan bu şimdi doğal yollardan kezzap falan üretir atar üzerimize diye de tırsmadım değil..

Bu arada; bize her zaman babalık yapan hademe Süleyman Abi'den de özür dilemek isterim.. Adamın adını kullanıp okulda küçük çaplı bir olay çıkardığımız için..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder